Karlı Gece
Sizlere bizim evde sıkça yapılan bir kurabiye tarifi vermek istiyorum... Bu kurabiyeler görüntü olarak (özellikle piştikten sonra) sanki ağaçtan şekilli parçalar kesilmiş gibi duruyor. O nedenle onlara bu adı verdim...:). Pişirdiğinizde de göreceğiniz gibi bu kurabiyeler çok sert olmuyor ama ağızda dağılıyor. Hepinize kolay gelsin....:)
Baklava, şöbiyet türü tatlıları seviyorsunuz ve diyelim olmadık bir zamanda canınız çekti. Ama dışarı çıkıp alamayacak kadar yoğun ya da yorgun olduğunuz da bir gün...Peki şimdi ne olacak...? Cevap bu tarifte saklı...:) Bir zamanlar televizyonda gördüğüm bu tarif her türlü acil durumlar için iyi bir seçenek...Beğeneceğinizi umuyorum...
Hatta ilk yaptığımda çok meşgul olduğum bir günüme denk gelmişti ve eşim bu yüzden şaşırıp ne ara tatlıcıya gidip bunu aldığımı sormuş ve benim yaptığıma inanmamıştı. Ama yapmak sadece 15-20 dakika alıyor...Şimdiden hepinizin tatlı krizi geçmiş olsun...:) Sevgiler...
Safran
Malzemeler:
12 tane şöbiyet için hazırlayalım:
3 hazır milföy hamuru karesi (1 kare milföyden 4 şöbiyet çıkacaktır)
1 tatlı kaşığı tereyağ ya da tereyağ aromalı margarin
1,5 çay bardağı ceviz içi
Şerbeti için :
1,5 bardak toz şeker
1 bardak su
birkaç damla limon suyu
Üzerini süslemek isterseniz çekilmiş yeşil fıstık ya da hindistan cevizi
Yapılışı:
Tencereye su ve şekeri alalım ve şerbet kıvamında yoğunlaşana dek kaynatalım. Kaynayınca içine birkaç damla limon suyu döküp bir taşım daha kaynatıp altını kapatalım ve ılımaya bırakalım.
Bu arada kare halindeki 3 milföy yaprağının her birini (+) biçiminde keselim ve herbir kareden 4 küçük kare olmak üzere toplam 12 küçük kare elde edelim. Ceviz içini bir buzdolabı poşetine koyalım ve iyice kırılana kadar üzerinden merdane ile geçelim ve ufalayalım. Sonra bu içten 12 küçük karenin herbirine bir tutam koyalım ve karelerin kenarını üçgen halinde kapatalım. Derin bir borcama domino taşları gibi birbirine bastırmadan yaslayarak üçgenlerin sivri uçları yukarı bakacak şekilde dikine yerleştirelim. Ocakta 1,5 tatlı kaşığı tereyağını eriterek üçgenlerin üzerine dolaştıralım ve önceden ısıtılmış 200 derecelik fırında hafifçe pembeleşene dek pişirelim. Bu sırada milföylerin katları biraz açılarak tel tel olacak ama birbirine yaslı durduklarından çok fazla kabaramayacaklardır.
Fırından çıkan üçgenleri 5 dakika bekletip, borcama ılınmış şerbeti dökelim (az önce işlemleri derin bir borcamda yapmak istememin sebebi, şerbet için bir havuz oluşturmak ve tüm milföylerin şerbetle buluşmasını sağlamaktı). Üçgenlerin şerbetini çekmesini bekleyip, süzerek servis tabağına alalım,istersek üzerlerini yeşil fıstık ile süsleyelim ve azıcık soğumalarını bekleyerek afiyetle yiyelim...
Aşkın rengi kırmızıdır derler ya, bana göre pembe. Pembe bana hep sevgiyi, aşkı hatırlatıyor...Hele de böyle bir günde...Bugün benim nişan yıldönümüm...Dolayısıyla bu pastayı değerli eşime ithaf ediyorum...:)
Malum aşure ayındayız... Aslında hepimizin annelerinden, büyükannlerinden gelen aşure tarifleri vardır mutfakların bir köşesinde...Aşureye katılan malzemeler üç aşağı beş yukarı aynıdır öyle değil mi?
Merhaba!